Bütçe ne kadar şeffaf?

 

Kamu kesimindeki gelişmeleri detaylı ve kapsamlı izleyebilmek için sadece bütçe bilgileri yeterli olmaz. Bütçenin yanı sıra; başta belediyeler olmak üzere mahalli idareleri; KİT’leri; Sosyal Güvenlik Kurumunu dengesini; Özelleştirme ve Savunma Sanayii gibi bütçe dışı fonları ve döner sermayeleri de yakından takip etmek lazım.

 

Bu takibin sağlıklı olması, kamu hesaplarındaki şeffaflıkla doğrudan ilişkilidir.

 

ŞEFFAFLIK ENDEKSİ

 

Bu bağlamda önce bütçenin şeffaflığına bir bakalım. Şeffaf bir bütçe için, hazırlık sürecinden başlayıp, aylık gelişemeleri ve bütçe dışı işlemleri en geniş ayrıntıyla kamuoyunun bilgine sunmak en temel kuraldır.

 

Merkezi Washington’da bulunan Uluslararası Bütçe Birlikteliği (International Budget Partnership) kuruluşu, birçok ülkenin bütçe pratiklerini karşılaştırarak, bir şeffaflık endeksi hazırlıyor. En şaffaf ülkeye 100 üzerinden not verilen endekse göre, 2008 yılı itibariyle, Türkiye’nin bütçe şeffaflığı notu 43.

 

Aşağıdaki grafikte bazı ülkelerin notları yer alıyor. Görüldüğü gibi; Nigerya, Tanzanya, Arnavutluk’tan iyi olan şeffaflık notumuz; Güney Afrika, Brezilya, Botswana, Rusya, Gürcistan ve Zambiya’dan daha kötü. Düşünsenize, Afrika’daki Botsvana Cumhuriyeti halkı, bütçelerindeki gelişmeleri bizden daha şeffaf bir şekilde izleyebiliyor.

Kamu kesimindeki gelişmeleri detaylı ve kapsamlı izleyebilmek için sadece bütçe bilgileri yeterli olmaz. Bütçenin yanı sıra; başta belediyeler olmak üzere mahalli idareleri; KİT’leri; Sosyal Güvenlik Kurumunu dengesini; Özelleştirme ve Savunma Sanayii gibi bütçe dışı fonları ve döner sermayeleri de yakından takip etmek lazım.

 

Bu takibin sağlıklı olması, kamu hesaplarındaki şeffaflıkla doğrudan ilişkilidir.

 

ŞEFFAFLIK ENDEKSİ

 

Bu bağlamda önce bütçenin şeffaflığına bir bakalım. Şeffaf bir bütçe için, hazırlık sürecinden başlayıp, aylık gelişemeleri ve bütçe dışı işlemleri en geniş ayrıntıyla kamuoyunun bilgine sunmak en temel kuraldır.

 

Merkezi Washington’da bulunan Uluslararası Bütçe Birlikteliği (International Budget Partnership) kuruluşu, birçok ülkenin bütçe pratiklerini karşılaştırarak, bir şeffaflık endeksi hazırlıyor. En şaffaf ülkeye 100 üzerinden not verilen endekse göre, 2008 yılı itibariyle, Türkiye’nin bütçe şeffaflığı notu 43.

 

Aşağıdaki grafikte bazı ülkelerin notları yer alıyor. Görüldüğü gibi; Nigerya, Tanzanya, Arnavutluk’tan iyi olan şeffaflık notumuz; Güney Afrika, Brezilya, Botswana, Rusya, Gürcistan ve Zambiya’dan daha kötü. Düşünsenize, Afrika’daki Botsvana Cumhuriyeti halkı, bütçelerindeki gelişmeleri bizden daha şeffaf bir şekilde izleyebiliyor.

 

Şeffaflık neden önemli? Kamuda bazı harcamalar ve borçlar bir süre için merkezi bütçenin dışında tutulsa bile, günü gelince yük bütçenin üstüne kalacaktır. 2001 Krizinden önce başta kamu bankaları olmak üzere KİT’lerin bilançolarında gizlenen görev zararları bunun en güzel örneğidir. Kriz patlayınca tüm görev zararları Hazine’nin borç stokuna eklendi. Ödemesi devam ediyor.

 

BÜTÇEDE ŞEFFAF OLMAYAN BAZI İŞLEMLER

 

Akla gelen ikinci soru, acaba yukarıda sözü edilen endeks ne kadar doğru, bütçede şeffaflığa aykırı durumlar var mı?

 

Geçmişteki kadar büyük olmasa da bazı işlemler dikkat çekiyor:

 

  • Hazırlıkları devam eden Tahkim Kanunu, eğer TBMM’den aynen geçerse, Özelleştirme Fonuna yaklaşık 5 -6 milyar TL yük getirecek. Bu nedenle 2010 yılı özelleştirme gelirlerinden bütçeye aktarılacak gelir tutarı azalacak. Umarım Hazine finansman dengesi olumsuz etkilenmez.

  • Aynı yasa ile belediyelerin sokak aydınlatmasından TEDAŞ’a olan borçları silinecek. Tahminimce bu yük de Özelleştirme Fonu’nun üzerine kalacak.

  • İthalden alınan KDV rakamları yılbaşından beri, ithalat rakamlarıyla tutarlılık göstermiyor. Tahminime göre, BOTAŞ geçmiş yıllarda doğal gaz ithalatından ödemesi gereken ancak, mali durumundaki bozukluk nedenyile ödeyemediği KDV borçlarını ödemeye başladı. Bu olumlu bir gelişme olamakla beraber kamuoyunun bilgiklendirilmesi, şeffaflık açısından çok yararlı olurdu.

  • Buna karşılık ihracatçılar, ihracattan doğan KDV alacakalarını gecikmeli almaya başladıklarını söylüyorlar. Bir anlamda bütçede bir harcama kısmen öteleniyor, bütçe açığının büyümesi önleniyor, yükümlülük birikiyor.

  • TOKİ’nin, kamu adına yaptığı okul, cami, yol ve alt geçit gibi inşaatlar nedeniyle Hazine’den alacağı bir kaç milyar liraya ulaşmış durumda. Bu nedenle müteahhitlere olan borçlarını geciktirerek ödeyebiliyor.

  • Merkezi hükümette, belediyelerde ve KİT’lerde birçok mal ve hizmet alımı işleminin muhasebeleştirilmesi öteleniyor. Borç tahakkuk ettirilmeyerek, ödemeler olabildiğince geç yapılıyor.

 

Her kriz bu tür etkileri yarartır. Normaldir. Önemli olan, bütçe dışında birikmeye başlayan borçlar konusunda, kamuoyunu olabildiğince hızlı bir biçimde bilgilendirmek. Eğer bu konuda gerekli adımlar atılır ve kamu borçlanma gereğini izleyenler şeffaf bir biçimde bilgilendirilirse, yatırımcılarda risk algılaması azalacak ve Hazine fazla faiz ödemek zorunda kalmayacaktır.


Hakan Özyıldız - 22.04.2010
Toplam Ziyaretçi: 15456