Kamu borçlanma gereği artıyor

 Kamu kesimi borçlanma gereği hızla artıyor. Bu gidiş yavaşlatılamazsa, zamanı gelince borç yükünü azaltacak çözümler bulunamazsa, yakın gelecekte ekonomide sorunlar derinleşecektir.

 BÜTÇE AÇIĞI VE İŞ ADAMLARI

 Bütçedeki hızllı bozulma artık çok bilinen bir gerçek. Geçen hafta dikkatimi çeken bir demeç vardı. Bir işadamları derneğinin yetkilisi, vergi indirimlerinin devam etmesi gerektiğini, bütçe açığının önemli olmadığını söylemiş.

 Bu örnek, ülkenin kara talihidir. Vergi verme, işçi primlerini ödeme, elektriği kaçak kullan, kayıtdışılığı krizlerden çıkmanın yolu olarak kabul et, devlete karşı olan yükümlülüklerini yerine getirme ama devletin harcamalarını arttırmasını savun. Böylece Hazine daha fazla borçlansın.

 Hazine kimden borç alacak, kimlere yüksek faiz geliri sağlayacak; işçilerden mi, memurlardan mı, emeklilerden mi, çiftçilerden mi? Yoksa tasarruf yapabilecek kadar geliri olanlardan mı?

 Siz siz olun, Hazine daha fazla borçlanabilir diyenlere dikkat edin.

 BELEDİYELERİN BORÇLARI

 Maliye Bakanlığı vergi yüzsüzlerini açıkladı. Belediyelerin vergi borçları artmış. Vatandaşa hizmet götürdüğünü iddia eden mahalli idareler, yeteri kadar gelirleri olmadığı için sağa sola borç takmaya devam ediyorlar.

 Belediyelerin mali durumlarına çok detaylı bakmak gerekiyor. Bir önceki başkanın borcunu kendi borcu olarak kabul etmeyen yöneticiler çözüm bulmak yerine, gelecek seçimleri tehlikeye sokmamak için, borç arttırıcı politikaları uygulamaya devam ediyorlar. İlginç olan şey, böylelikle belediyelerin mali yükümlülükleri artarken, karar alıcıların gelinleri 600 bin liralık lüks ithal otomobille alışverişe gidebiliyorlar.

 Yayımlanan verilere göre belediyelerin mali yükümlülükleri 2009 yılının ilk üç ayı sonunda 45,7 milyar liraya ulaşmış. Artışta et dikkati çeken belediyelerin bankalardan aldıkları kredilerdeki artış. 2006 yılı sonunda 4 milyar lira olan kredi borcu 8,4 milyar liraya çıkmış. Yanı sıra belediyelerin kamu kurumlarına olan borçları 18,6 milyar lira olmuş.

 SOSYAL GÜVENLİK VE KİT’LERDEKİ DURUM

 KİT’ler de borçlarını arttırmışlar. Enerji KİT’leri sorunlu yapılanmaların sonucu olan maliyet artışlarını tüketiciye yansıtmamak için birbirlerine borçlanıyorlar. Son zamların nedeni de biriken zararları azaltmak. Bilinmesinde fayda var; KİT’lerin yapısal sorunlarını çözmeden, zamlarla ve borç biriktirerek çözümü ötelemek kalıcı sonuçlar üretemedi, üretemeyecek.

 Kamuda biriken borç sorununun üstünü örtmek için çok yakında bir tahkim kanunu çıkarılarak, bu borçların bir kısmı silinecek, kalanlar Hazine’ye yüklenecek. Hazine tahsil edemeyeceği alacaklar için yeniden borçlanmak zorunda kalacak.

 Diğer taraftan, sağlık harcamalarındaki artışın bütçeye sorun olmaya başladığı haberleri artmaya başladı. Sağlık hizmetini çok az bedelle alanlar değirmenin suyunun nereden geldiğini bugüne kadar hiç sorgulamadılar. Şimdi görünen o ki takke düştü, kel görünmeye başladı. En çok sevdiğim öz deyişlerdendir:”Almadan veren bir Allah’tır.” Koruyucu sağlık hizmetlerini öne çıkarmayan, ek hizmetten katkı payı almayan sistemin çok fazla yaşama şansı olamaz. İsterseniz Avrupa ve ABD deneyimlerini inceleyin, göreceksiniz.

 İŞSİZLİK FONU

 Son dönemde kamu harcamaları için aranan kaynaklar İşsizlik Fonu’ndan bulunur oldu. Bir örnek GAP yatırımlarıydı, şimdi de biriken müteahhit alacaklarının Fondan ödenmesi çin hazırlıklar yapılıyormuş. Bilindiği gibi, Fonun paraları Hazine kağıtlarına yatırılıyor. Bu nedenle Fon’dan kullanılan her kaynak için Hazine piyasalardan borç bulmak zorunda.

 

Devamlı yazıyorum, kendimi tekrarladığımın farkındayım. Ama yine de yazacağım. Hazine’nin daha fazla borçlanması, bankaların şirketlere ve tüketicilere daha az kredi vermesine neden oluyor. O zaman özel kesimin tüketim ve yatırım harcamalarını arttırmak için kaynak nereden bulunacak? Yatırımlar artmazsa işsizlik nasıl azalacak?


Hakan Özyıldız - 05.09.2009
Toplam Ziyaretçi: 15456